Halk arasında Kesik Minare olarak adlandırılan yapı, Hadrianus Kapısından (Üç Kapılar) başlayıp limana değin uzanan ana cadde üzerinde, bugün-Kaleiçi/Hesapçı Sokak olarak adlandırılan muhitte- yer alır. Arkeolojik kazılar Atteleia kentini inşa eden Helenistik/Roma Dönemi mimar/mühendisleri burayı yurttaşların farklı amaçlarla (alış-veriş, festival vb.) bir araya gelmelerine olanak sunan bir kamusal alan olarak planladıklarına dair izler sunmuştur. İzleyen kabaca bin yıllık bir süreç boyunca söz konusu alan ölçekli imar faaliyetlerine odak olur ve yazılı kaynaklarda Panhagia, Meryem Ana, Hagia Eirene olarak adlandırılan büyük bir kiliseye ev sahipliği yapar. Osmanlı Dönemine değin varlığını koruyan yapı bu tarihten sonra Korkut Camii, Cumanın Camii, Cami-i Şerif, Cami-i Kebir, Ulu Cami gibi adlarla anılan bir camiye dönüştürülmüştür. 1896’da gerçekleşen bir yangın felaketi ile cami işlevini yitirmiş bu tarihten sonra minaresinin külahı tahrip olduğu için Antalyalılar tarafından Kesik Minare olarak tanınmıştır. Nihayetinde geçtiğimiz yüzyılı aşkın süre boyunca herhangi bir kullanım görmeyen Kesik Minare, bir süre müze olarak planlanılmaya çalışılmış ancak 2019 yılında geçerliliği tartışmalı bir vakıf kaydı delil gösterilerek “fetih sembolü” olduğu gerekçesiyle “ihya” projeleri kapsamına alınmış ve kamu kaynaklarından ayrılan 12.243.961,68 TL ihale bedeli ile “rekonstrüksiyon” çalışmalarına ortam olmuştur.
Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı tarafından desteklenen “Hatırlıyorum: Yenilenen Minare Yitirilen Miras” Projesi Kesik Minare’de gerçekleşen rekonstrüksiyon çalışmalarını üçüncü kuşak insan hakları ve kent hakkı temelinde ele alır. Projemiz, Antalya Kesik Minare özelinde kamu tarafından kültürel miras alanlarında gerçekleştirilen koruma/yeniden işlevlendirme pratiklerinde yurttaşların katılım haklarının sınırlılıklarını ve bunun gerekçelerini analiz etmeyi hedefler: Bu kapsamda, söz konusu alanda gerçekleşen fiziki müdahale ile yeniden üretilen mekan örüntülerinin toplumsal bellek üzerinde yarattığı etkiler belirlenmeye çalışılacaktır.
ANKA tarafından hazırlanan projenin saha çalışmaları Aarhus Üniversitesi (Danimarka) Sürdürülebilir Kültürel Miras Yönetimi programında lisansüstü çalışmalarına devam eden üyemiz Mimar Zeynep Yılmaztürk tarafından yürütülmektedir.